Geçtiğimiz hafta Peugeot’nun yeni CEO’su Alain Favey, WWCOTY jüri üyeleriyle özel bir online basın toplantısı gerçekleştirdi:
Bildiğiniz gibi Stellantis Grubu markalarından Peugeot’nun CEO’su artık Alain Favey. Şubat başında duyurulan bu görev değişikliği bizler için sürpriz olmuştu… Bu hızlı değişimin arkasından, WWCOTY jürine özel gerçekleşen basın toplantısıyla hem Peugeot’nun yeni CEO Alain Favey’i daha yakından tanırken hem de markanın geleceği için izleyeceği yolu kendisinden öğrenme fırsatı yakaladık.
“Müşteri güvenini güçlendirmek, bayileri desteklemek, Fransız karizmasını öne çıkarmak ve ürün yelpazesini genişletmek.”
Geçtiğimiz e-Lion Day etkinliğinde, yeni CEO markaya dair birçok detayı zaten paylaşmıştı. Ancak bugün belki de en çok beklenen yeniliği açıkladı: Peugeot e-208 ile GTI versiyonunun geri dönüşü ve markanın geleceğini temsil edecek bir konsept otomobilin tanıtımı.
Yeni Ceo Alain Favey, otomotiv sektöründe 35 yıllık tecrübe…
Alain Favey, 20 yılı Citroën, 15 yılı Porsche, Skoda ve Bentley gibi Volkswagen grup markaları olmak üzere otomotiv sektöründe 35 yılı aşkın tecrübeye sahip. Bu markalarda önemli görevler üstlendikten sonra, bugün Stellantis bünyesinde yer alan en önemli markalardan biri olan Peugeot’nun CEO’su olarak görev yapıyor.
Peugeot, Fransa’da çok güçlü bir geçmişe sahip… Emin adımlarla ilerlemeye devam edecek…
210 yılı aşkın bir mirasa sahip bir üreticinin yönetimini üstlenmek, hem sektör hem de grup açısından köklü bir dönüşüm sürecinde olmak, büyük bir meydan okumayı beraberinde getiriyor.
“Göreve geldiğimde en büyük zorluk, markanın DNA’sını tanımak ve Peugeot’yu var edenlerin — müşterilerimizin, ekiplerimizin, bayilerimizin — beklentilerini anlamaktı. Bir marka sadece rakamlar ve hedeflerle yönetilmez, onu var eden insanlarla yaşar.”
Bu meydan okuma, Peugeot’nun tarihindeki önemli bir dönemece gelmesiyle daha da güçleniyor:
“Elektrikli araçlara geçiş, Peugeot’nun ruhunu kaybetmeden gerçekleşmeli. Mesele sadece otomobil satmak değil, anlamlı bir deneyim sunmak,” diye sözlerine ekliyor.
Avrupa Vizyonu ve Nesiller Arası Devamlılık
Favey’nin CEO olarak iki temel hedefi var:
- Peugeot’yu Avrupa otomotiv sektöründe öncü bir güç olarak konumlandırmak
- Markanın gelecek nesillere ulaşmasını sağlamak
“Bugün, torunlarımız ve onların çocukları için markayı sürdürülebilir kılacak bir yapı kuruyoruz,” diyor Favey.
Evrimsel Yaklaşım: Devrim Değil, Dengeli İlerleme
Stellantis Grubu’ndaki diğer markalara kıyasla daha dirençli kalan Peugeot’nun sırrı, Favey’e göre “evrimsel yaklaşım”: “Kademeli gidiyoruz ve güç aktarım sistemini müşterinin seçmesine izin veriyoruz.”
Radikal bir dönüşüm yerine, pazara ve müşteriye göre şekillenen istikrarlı bir yenilikçilik ön planda.
Peugeot’yu yakın gelecekte hangi yenilikler bekliyor?
Peugeot, bugün Avrupa’nın en geniş elektrikli araç yelpazelerinden birine sahip. 12 adet %100 elektrikli ve şarj edilebilir hibrit modeliyle öne çıkıyor. Yakında gerçekleşecek önemli gelişmeler arasında şunlar yer alıyor:
- 3008 ve 5008’in yeni nesilleri: şarj edilebilir hibrit ve %100 elektrikli versiyonlarla geliyor,
- Dört çeker aktarmaya sahip 325 beygir gücünde yeni bir şarj edilebilir hibrit motor
- Bu yıl, markanın geleceğini şekillendirecek yeni bir konsept araç tanıtılacak. (i-Cockpit devam edecek mi, belirsiz.)
- Elektrikli modellerde 10 yıla kadar uzatılmış garanti: müşterilere güven vermeyi amaçlayan güçlü bir mesaj
- e-208 GTi versiyonu piyasaya sürülecek.
Müşteriyle Güven ve Yakınlık
Favey’nin en çok önem verdiği konulardan biri, müşterinin güvenini kazanmak ve bunu ürün kalitesi ile satış sonrası hizmet üzerinden sürdürülebilir kılmak.
“Müşteriye, bir sorun yaşadığında yanında olduğumuzu hissettirmemiz çok önemli,” diyor Favey.
Bu anlayışın somut örneklerinden biri de özellikle PureTech motorlar üzerinde daha dikkatli bir izleme ve uzatılmış garanti programlarıyla güvenilirliğe olan bağlılığını güçlendiriyor.
Markamızın ilk elçileri bayilerimiz
Favey, bayileri marka ile müşteri arasında bir köprü olarak görüyor: “Peugeot’yu en iyi şekilde temsil etmelerini istiyoruz,” diyerek, bayilere verilen desteğin müşteriyle yakın ilişki kurmada hayati olduğuna dikkat çekiyor.
Fransız Karizması ve Marka Konumlandırması
Peugeot, köklerine sadık kalarak “Fransız karizması” ile öne çıkmak istiyor.
“Herkese hitap etmek istemiyoruz. Peugeot’nun tasarımı benzersizdi, öyle kalacak,” diyen Favey, markanın kimliğine sadık kalacaklarını ve geleceğe yönelik başarıyı bu duruşla inşa edeceklerini söylüyor.
GTI versiyonu elektrikli olarak Geri Dönüyor
En heyecan verici haberlerden biri, efsanevi GTI versiyonunun Peugeot e-208 ile geri dönüşü. Peki, elektrikli versiyonda içten yanmalı DNA’sını koruyabilecek mi? Ana kimliklerinden vazgeçmeden gelişmeye devam edeceklerini…Tepki süresi, çeviklik ve özenli ayarlarla, nesiller boyu sürücülerin hafızasına kazınan o özel hissiyatın yeniden yakalanacağını sözlerine ekliyor Favey. 208 GTI önemli bir dönüm noktası olsa da, Peugeot bu elektrifikasyon sürecinde sportifliği ön plana çıkaracak başka modellerin de yolda olduğunu ima ediyor.
“GTI’yi geri getirmekten mutluyuz. Performans ve motor sporuyla özdeşleşmiş ikonik bir model,” diyen Favey, Peugeot’nun WEC dayanıklılık şampiyonasında da yer almaya devam edeceğini vurguluyor.
Alternatif Mobilite ve Küresel Pazarlar
Favey, alternatif mobilite (örneğin araç paylaşımı) konusunun henüz olgunlaşmamış olduğunu kabul ediyor. Müşterilerin ilgisi ve bu modellerin kârlılığı netleşmeden tüm odağını bu alana yönlendirmek istemiyor. Buna rağmen Peugeot, esnek çözümler sunmaya açık.
Kuzey Amerika pazarıyla ilgili soruya ise net bir yanıt veriyor:
“Zaten Stellantis grubunda bu pazara hitap eden güçlü markalar var. Şu anda Kuzey Amerika’ya dair bir planımız yok. Bunun yerine, Peugeot Latin Amerika ve Avrupa’daki güçlü konumunu daha da pekiştirmeye odaklanıyor. Strateji açık: yayılmak yerine, güçlü ve tanınan pazarlarda derinleşmek.”
Çeşitlilik ve Kapsayıcılık hakkında
Son olarak, Favey çeşitlilik ve kapsayıcılığın Peugeot için temel değerlerden biri olduğunu vurguluyor:
“Ekibimdeki yönetici pozisyonlarının çoğunu kadınlar oluşturuyor. Bu konudaki taahhüdümüzü azaltmak gibi bir niyetimiz yok,” diyor.